Yaz diyorlar bana ilkokuldan beri. Artık, anlayabildiklerinden mi, farkedebildiklerinden mi, yoksa sırf sevdiklerinden mi bilmem..
Yaz, dediklerinde bir hoş oluyor içim, baktığımı görenler var farkediyorum ben de, gurur denilen kireçlenmiş kasımı biri ovmuşcasına kurtuluyorum tutukluğundan.
Ben de yazayım istiyorum çoğu zaman, "ben yazdım oldu" deyip önümüze koyulanlardan bazılarını okuyunca kendime kızıp. Benim gibi yıllarını boşa harcamış, yazım kabiliyetini derdini dökmekten fazlasına kullanmamış bir şair kaçağı, artık yazabilir mi bilemem. Çünkü, bu yazım işinin muhakkak bir kamçısı var ve bildiğimiz acıyla/hissettiğimiz acıya şaklar. Benim gibi "yaz" diyene "kış geldi" deyip de, daha uzun lakırdıları mükemmeliyetçiliğine kurban verip susanları, sağduyusu ile tutuklu kalmışları: yazmak mı, okumada kalmak mı, artık bilmem ne paklar?
29 Eylül 2010 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder